Murat Davudov’dan Gençlere Dil ve Şahsiyet Semineri
Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Görevlisi ve Orta Doğu Kalkınma Ağı [MDN] Başkanı Murat Daoudov, İstanbul Üniversitesi Farabi Avrasya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezince düzenlenen “Dil Öğrenme Teknikleri ve Pratik Arapça” konulu seminerde gençleri dilleri kolay ve etkin bir şekilde öğrenmeye teşvik etti. 21 Temmuz 2017 tarihinde İÜ Seyyid Hasan Paşa Medresesi salonunda yapılan seminerde dil öğrenimi ve gençlerde şahsiyet geliştirme konusu etraflıca ele alındı.
İÜ Farabi Avrasya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü ve Arap Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Kızılcık seminerin açılışında, Arapça ve diğer dilleri öğrenmede öğrencilere cesaret verecek örnekleri tanıtmak istediğini, bu yüzden Murat Davudov hocayı özellikle davet ettiği söyledi. Arapçanın yanı sıra İngilizce, Fransızca, Rusça ve diğer dilleri akıcı kullanan Davudov etkinlik vesilesi ile hem lisan hem de hayat mücadelesinden kesitleri paylaşarak tecrübesini gençlerin istifadesine sundu.
Murat Davudov sözlerine, insanın kendi geleceğinin temellerini büyük ölçüde çocuk ve gençlik çağında attığını, bu yüzden bazen basit veya sıradan görünen uğraşların ve meziyetlerin insanın müstakbel kariyerinin üzerinde etki yaptığını anlatarak başladı. Kendi yaşadıklarından örneklerle anlatımını destekleyen Davudov öncelikle gençleri hayal kurmaya davet etti. Ona göre çocuklukta güçlü ve iddialı hayal kuranlar ileride ufuk ve vizyon sahibi oluyor. Onun yanı sıra okumak, özellikle kitap okumak sağlam bilgi birikimini oluşturur. Gençlerde yardımseverlik ve çevre ile ilgileri sonraları iş hayatında çok elzem olan ilişki ağını kurma ve yönetme maharetini geliştirir. Çeşitli sosyal faaliyetlerde bulunmak yine organizasyon maharetini kazandırır. Ve sonuçta değerler ve iman temelini oluşturmak ise daha sonra çalkantılar ve zorluklar ile dolu hayatta fevkalade önemli olan istikameti sağlar.
Gençlerin, hayalini kurdukları hedeflere ulaşmanın yolunun dilleri öğrenmekten geçtiğini vurgulayan Davudov, dil öğrenmenin gayet kolay bir mesele olduğunu ve aslında her şeyin önce zihinde gerçekleştiğini anlattı. Gençlere “Kendinize en önemli ve etkin yatırımı dilleri öğrenerek yapınız” diyen Davudov, öğrenilen diller nispetinde insanın da zenginleştiğini söyledi. Zihinlerde baştan beri psikolojik engel çizen “yabancı dil öğrenimi” kavramı yerine “dil öğrenimi” ifadesini kullanmak gerektiğini savunan Davudov, toplumda zengin dil kültürünün teşvik edilmesi çağrısını yaptı.
Murat Davudov “Lise öğrencilerine diyorum ki, sizin yolun başındayken 5 dili hedeflemeniz gerekiyor. Üniversiteye artık böyle güçlü bir bagaj ile adım atıp orada da bu çabayı devam ettirip diploma alarak iş hayatına atıldığınızda mesleğinizi icra edebilecek seviyede 10 dili öğrenmiş olmayı hedef koyun. Ben şahsen dilleri öğrenmeye çok geç yaşta başladım, üstelik hep imkansızlıklar ve vakitsizlikler içinde bulundum, yol gösteren bir metodoloji olmadan deneme yanılma yöntemi ile çok vakit harcadım. Ve bu şartlarda bu noktaya gelebildiysem, ki mesleğimi birçok farklı dilde rahatlıkla yapabiliyorum, sizler erken yaşta bizim yıllarca bulmaya çalıştığımız yöntemleri hemen rehber edinerek, üstelik de elinizdeki teknoloji imkanları da kullanarak yola koyulduğunuzda ileride 10 ve çok daha fazla dili rahatlıkla hedefleyebilir ve kolaylıkla öğrenebilirsiniz” dedi.
Konuşmasında dil öğrenme tekniklerine de değinen Davudov, dil öğrenirken izlenmesi gereken “dinleme, konuşma, yazma” sırasının önemine dikkat çekti ve yeni bir dil öğrenmede izlenecek yolu küçük bir çocuğun anadilini öğrenmesine benzetti: “Başka uzmanların da dikkat çektiği üzere, bir çocuk önce anne-babasını ve çevresini dinler, sonra onları taklit ederek konuşmaya başlar, daha sonra ise okula gittiğinde yazı dili ve gramer ile tanışır. Oysa Türkiye’deki klasik dil öğretimi yönteminde bu silsilenin en sonundan başlanır, yani öğrenci adeta önce yazı ve gramere boğulur. Bu da birçokların şevkini kırar, zira doğal öğrenim sürecinin tersinden işleyen zorlama bir yöntemdir, yokuş yukarıya tırmanmaya benzer.”
Kendisinin kurs gibi düzenli öğrenme yolları için vakit bulamadığı için televizyon izleyerek Arapçayı öğrenmeye başladığını, daha sonra bunun dil öğrenmede etkin bir yöntem olduğunu fark ettiğini belirten Davudov öğrencilere tavsiyelerde bulundu: “İlk aşamada gramer kitabı ve sözlük almanıza hiç gerek yok. Evvela kendinizi öğrenmekte olduğunuz dile maruz bırakmalısınız. En iyi yöntemse televizyon, televizyonlarda ise en iyi “hoca” haber kanallarıdır. Zira dilin fasih olanı TV haber kanallarında konuşulur, tane tane konuşurlar ve en önemlisi sürekli tekrar ederler. Saat başı haber tekrarı vardır, konu değişse bile kalıplar benzeşir. İlk aşamada yoğun olarak 6 ay televizyon izleyin, dinleme yapın. Anlamadığınızı dert etmeyin zira bu aşamada maksat zaten anlamak değil, beynin yeni dile alışması, onun melodisini ve seslerini sünger gibi emmesidir. Fakat en önemlisi, anadilinizdeki TV izlemeyi artık kesinlikle bırakmalısınız.”
Konuşmasının devamında Davudov yalnızca Doğu dilleri ya da yalnızca Batı dilleri öğrenmenin gençler için faydalı bir yol olmadığını vurguladı. Dil seçiminde Doğu-Batı dengesinin gözetilmesinin hem dil zenginliği, hem de gençler için kariyer şanslarının artırılması için elzem olduğunu anlattı. Zira Doğu ve Batı dilleri kombinasyonuna ve bir mesleğe sahip gençlerin iş arama derdinin olmayacağını, adeta işin onları arayacağını söze ekledi. Bu bağlamda, özellikle bir köprü ve geçiş coğrafyasında yaşayan Türklerin İngilizce ve Arapçayı bilmeleri vaciptir, her ikisi kuşun iki kanadı gibi elzem bir araç, zira Türkiye’nin hem Batı hem Doğu komşuları ile etkin iletişim kurması gerekir.
Akademik ve pratik çalışmalarında gençlik politikaları, gençlikte şahsiyet geliştirme yöntemleri ve dil öğrenmenin önemi üzerinde duran Murat Davudov’un bu alandaki seminerleri ve sohbetleri çeşitli ortamlarda devam ediyor. Geçmişte aynı salonda İÜ Edebiyat Fakültesi Dil Kulübü için 7 Nisan 2016 tarihinde Murat Davudov tarafından benzer bir sunum yapılmıştı. Farabi Avrasya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezinin semineri teşekkür plaketi takdimi ve toplu fotoğraf ile son buldu. Murat Daoudov, aynı zamanda İÜ Farabi Avrasya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Danışma Kurulu üyesi olup faaliyetlerine gönüllü destek veriyor.